Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
İlkokul öğrencilerinden örnek duyarlılık
İlkokul öğrencilerinden örnek duyarlılık
Erzurumspor – Çorum maçını Pakkan yönetecek
Erzurumspor – Çorum maçını Pakkan yönetecek
Çorum FK'da Erzurumspor mesaisi
Çorum FK'da Erzurumspor mesaisi
Besin tüketiminden sonra ilk 90 dakikaya dikkat
Besin tüketiminden sonra ilk 90 dakikaya dikkat
'2027 TEKNOFEST için Erzurum biçilmiş kaftandır'
'2027 TEKNOFEST için Erzurum biçilmiş kaftandır'
HABERLER>ARAŞTIRMA İNCELEME
25 Aralık 2025 Perşembe - 13:24

Çakıcı deprem gerçeğini paylaştı

Atatürk Üniversitesi Pasinler Meslek Yüksek Okulu Dr. Öğretim Üyesi Hamit Çakıcı Ülkemiz ve Doğu Anadolu’da deprem gerçeği konulu seminer verdi.

Çakıcı deprem gerçeğini paylaştı

Atatürk Üniversitesi Pasinler Meslek Yüksek Okulu Dr. Öğretim Üyesi Hamit Çakıcı Ülkemiz ve Doğu Anadolu’da deprem gerçeği konulu seminer verdi.
Türkiye, dünyanın en aktif deprem kuşaklarından biri üzerinde yer alıyor. Ülkemiz topraklarının yaklaşık yüzde 96’sı deprem riski altında bulunurken, nüfusun büyük bir bölümü yıkıcı depremlerin meydana gelebileceği alanlarda yaşamını sürdürüyor. Bu gerçek, depremle yaşamayı öğrenmenin bir tercih değil, zorunluluk olduğunu açıkça ortaya koyuyor.
Depremler neden oluyor?
Depremler, Dünya’nın kabuğunu oluşturan levhaların hareketleri sonucu meydana geliyor. Bu hareketlerin temel nedenine bakıldığında yerin derinliklerindeki ısı kaynaklı konveksiyon akımlarının olduğu belirleniyor. Kıtaların geçmişte "Pangea" adı verilen tek bir kara parçası hâlinde olduğu ve zamanla ayrıldığı artık bilimsel olarak kabul ediliyor. Türkiye ise bu hareketli levha sınırlarının kesişim noktasında yer alıyor.
Büyüklük ve şiddet arasındaki fark
Bir depremin büyüklüğü, açığa çıkan enerjiyi ifade ederken; şiddeti, depremin yerleşim alanlarında oluşturduğu hasarla ilgilidir. Aynı büyüklükteki bir deprem, sağlam zemine sahip bir bölgede hafif hasarla atlatılabilirken, zayıf zeminlerde ağır yıkıma yol açabiliyor.
Sismik boşluklar alarm veriyor
Dr.Öğretim Üyesi Hamit Çakıcı’nın dikkat çektiği en önemli konulardan biri de "sismik boşluklar". Bu terim, uzun süredir büyük deprem üretmemiş ancak enerji biriktirmeye devam eden fay segmentlerini tanımlıyor. Marmara’dan Doğu Anadolu’ya, Ege’den Akdeniz’e kadar birçok bölgede tespit edilen bu alanların, önümüzdeki yıllarda 6 ila 7 büyüklüğünde depremler üretme potansiyeline sahip olduğu ifade ediliyor.
Doğu Anadolu’da acı tecrübe
Doğu Anadolu Bölgesi, tarih boyunca Türkiye’nin en yıkıcı depremlerine sahne oldu.
1939 Erzincan, 1976 Çaldıran, 1983 Horasan-Narman, 2011 Van ve 2020 Elazığ depremleri; binlerce can kaybına ve büyük ekonomik yıkıma neden oldu. Bu depremler, bölgenin aktif fay sistemleri üzerinde yer aldığını açıkça gösteriyor.
Erzurum ve Pasinler özelinde risk
Erzurum Fay Zonu, Erzurum Fay Zonu; neotektonik dönemde aktif olan, doğrultu atımlı faylardan oluşan karmaşık bir sistemdir. Pasinler, Horasan ve Narman çevresinde tarihsel ve aletsel dönemlerde büyük depremler meydana gelmiştir. 1924, 1952 Pasinler Depremi ve 1983 Horasan-Narman Depremi bölgenin yüksek sismik riskini ortaya koymaktadır.
Kuzey Anadolu Fayı üzerindeki Yedisu Fayı, Ardahan Kırığı, Çayırlı Aşkale Fayı, Van Gevaş Fayı ve Hakkari Yüksekova Faylarının deprem üretmesi durumunda bundan etkilenecek illerin arasında Erzurum ve Pasinler İlçelerinin olacağı görülmektedir. Bu sismik boşluklar bilimsel çalışmalara göre günümüzde de aktif olan bir yapı niteliği taşıyor.
Erzurum , Pasinler ve çevresinde geçmişte yaşanan depremler, bölgenin gelecekte de sismik risk altında olduğunu ortaya koyuyor. Özellikle yerel ölçekte yapılacak mikro-bölgeleme çalışmalarının, olası depremlerde can ve mal kaybını azaltmada hayati öneme sahip olduğu her zaman vurgulanması gereken bir özellik olduğu görülüyor..
Çözüm: Bilim, Planlama ve Hazırlık
Deprem zararlarını azaltmanın yolunin kadercilikten değil bilimden geçtiğini ifade eden Dr.Öğretim Üyesi Hamit Çakıcı; "Aktif fayların net biçimde belirlenmesini, riskli alanlarda yapılaşmanın sınırlandırılmasını, deprem master planlarının hazırlanmasını, İl Afet Risk Azaltma Planlarının (İRAP) etkin şekilde uygulanmasını öneriyor. Bireysel düzeyde ise depreme dayanıklı yapılaşma, ev içi eşya sabitlemeleri, acil durum çantası ve doğru davranış biçimleri (Çök-Kapan-Tutun) hayati önem taşıyor.
Teknoloji de uyarıyor
Günümüzde Android telefonlarda kullanılan erken uyarı sistemleri, deprem dalgalarını insanlardan saniyeler önce algılayarak kullanıcılara uyarı gönderebiliyor. Bu birkaç saniyelik kazanım bile, doğru davranışla birleştiğinde hayat kurtarabiliyor. Sonuç olarak deprem engellenemez ancak etkileri azaltılabilir. Türkiye’nin deprem gerçeğiyle yüzleşmesi, bilimi rehber edinmesi ve hazırlıklı olması gerekiyor. Bu konuda bizlerin ortak mesajı net: "Deprem değil, ihmal öldürür."

 
'2027 TEKNOFEST için Erzurum biçilmiş kaftandır'
 
Besin tüketiminden sonra ilk 90 dakikaya dikkat
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Teknogirişim Araştırma sonuçları açıklandı
Teknogirişimlerin kurucu ortağı veya en yüksek paya sahip aktif ortaklarının ...
ATAUNİV'den bir akreditasyon başarısı daha
Atatürk Üniversitesi bünyesinde faaliyet gösteren Tarımsal Biyoteknoloji ...
Okul Destek Projesinden 20 bin 464 çocuk faydalanıyor
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının, Sosyal ve Ekonomik Destek (SED) ...
 
TÜİK 2024 Sosyal Koruma istatistiklerini açıkladı
Sosyal koruma harcaması 2024 yılında bir önceki yıla göre yüzde 84,1 artış ...
Prof. Dr. Çelik'in projesine TÜBİTAK desteği
Atatürk Üniversitesi, üniversite-sanayi iş birliğini güçlendiren nitelikli ...
Kop köyünde tarihi Kop savunması konuşuldu
Kop savunmasının en yoğun yaşandığı yer olan Kop köyü, üniversite tarafından ...
 
ATAUNİV'de bilimsel teşvik ödülleri töreni
Gerçekleştirdikleri bilimsel çalışmalarla Atatürk Üniversitesinin ulusal ...
Tonyukuk tamgası ve  ulzii işareti aynı yapıda
Ayaz bin Abdullah el Şahabi tarafından 1230’da inşa edilen Çardak Kervansarayı, ...
Sağlık harcamaları 2024 verileri açıklandı
Toplam sağlık harcaması 2024 yılında yüzde 89,6 artarak 2 trilyon 359 milyar 151 milyon TL oldu.
 
YAZARLAR
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Birleşmenin Açmazı
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Özgür ülke olmanın ilk şartı
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
Kül Rengi Harita
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Bir tanktan fazlası
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Erzurumspor'a borcunuzu ödeyin!
Baki Gezmiş
Baki Gezmiş
Bir Medeniyet Müessesesi Olarak Atatürk Üniversitesi
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ANKET
Erzurum’un Türkiye Yüzyılı Önceliği:

Göçün Önlenmesi
Milletvekili Sayısının Yeniden Yükselmesi
Raylı Sistem
Türk Dünyası Merkezi Konumunu Alması
Tarımsal Sanayi Merkezi Olması
Erzurum İmaj ve Algısının Güncelleştirilmesi
Yeni Stadyum
Erzurum’un Eski Mahallelerine Yeniden Kavuşması
Betonlaşmanın durdurulması
Hepsi


Sonuçları göster Anket arşivi
ARŞİV
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri